Bu Blogda Ara

1 Temmuz 2011 Cuma

Git

Bak şimdi , seninle bir anlaşma yapalım. Sen rüyalarıma girme , ben de seni düşünmeye devam etmeyeyim. Yine,yine geldin dün gece ! Burda her şey çok güzel,sen gelince bir bulanıyor anladım. Düşüncelerimin akışına karıştığında hayat artık ağır çekim demektir. Etraf buğulu,sen aklımda net. Kendini sakın önemli bir şey sanma,ben bunları artık git diye söylüyorum. Aptal silüetin karışmasın hayatımın akışına,mutlu rüyalarıma gölge düşürmesin aklımdaki yerin. Git artık lütfen,seni bu kadar feci özlemeye dayanamıyorum.

27 Haziran 2011 Pazartesi

Hırs ve Sevgi

Bazı duygular vardır. Bazılarının yanına hiç yakışmazlar .Masum bir sevginin yanına hırs yakışmaz. Hırs kirlidir,ateştendir,yok etmek üzere yaratılmıştır. Sevgi korur,yüceltir ve değer verir. Severken,hırslanmayın,Sakin olun. Derin bir nefes alın. O masum duygunun içinde gitgide masumlaşmanın tadını çıkarın.



BirAnoniminBeyni-Aiolos

Platonik olan ne varsa söylediğim ona

Size de oldu mu ? Sizi çok mutlu eden bir insan mesela. Heyecanlanırdınız karşısında,enerji verirdi size. Ama bir dakika,sanırım sizden ona giden hiçbirşey yok. Belki tanımıyor sizi,belki tanıyor da unuttu. Aşk,sevgi,dostluk,ne derseniz deyin. Hayaller kurdunuz başrolde o ve siz olan. Zamanla gördünüz ki hayalleriniz sizi mutsuz etmeye başladı. Sizi mutlu eden insanı her gördüğünüzde mutsuz oluyorsunuz artık. Heyecan mide bulantısına dönüştü. O düşüncelerinize karıştığı anda enerjiniz akıp gidiyor hayallerinizi de peşine katarak. Artık mutsuzsunuz. Hayır ! İzin vermeyin buna. Sadece onu biraz kenara alın aklınızda. Hiçbirşeyden vazgeçmeden yapın bunu. Evet şimdi biraz eğlenmenin tam sırası. Bir de bakmışsınız o karşınızda !
Aklınızın kenarından kayıp gitmediyse,birlikte eğlenmeyi hakettiniz onunla.  Platonik olan ne varsa söylediğim ona.

Eğlenmek

Güzel birşeyler mi çıkarmalıyız her olaydan ? Her sonucu kahkaha atarak mı karşılamalıyız mesela ? Kendiyle dalga geçmeli mi insan ? Gerçekten içinden gelerek tabii. Bir dramda komik bir bulguya rastlarsak tutmalı mıyız kendimizi,en ağır şekilde mi yaşamalıyız o dramı,beynimizdeki hüzünlü anıları bulmak ve dramla harmanlamaya çabalayarak yoksa o anda farklı şekilde davranabilir mi insan ? Bir üzüntünün ortasında saçmalayamaz mıyız ? Çevremizi o anki enerjimize göre değiştiremez miyiz insan insan ? Teker teker. Her insanın hüznünü çekip alamaz mıyız ? Ve sonra boğulamaz mıyız kahkahalarımızla ? İnsan en coşkulu haliyle sarsılarak gülemez mi istediği kadar ? Yerinde durmayı bilmeli miyiz içimizden gelmese de ? Neresidir peki yeri,kime göre neye göre ? Ya durmazsak ? Bütün dünya birleşip içimiz dışımıza çıkana kadar kahkaha atarsak bizi ayıplayan da olmaz ve dilediğimiz kadar güler dilediğimiz kadar saçmalar dilediğimiz kadar eğleniriz ve asla durmak zorunda olmayız. Hadi o zaman,dünyayı örgütleyelim ve kahkahalarımızı yaymaya başlayalım teker teker,insan insan. Hadi saçmalayalım içimizden geldiği kadar ve tekrar kahkaha atalım patlayana kadar. Yorulan gruptan çıksın ama beş dakika sonra geri dönsün bize. Hadi insan, sen de ! Sen de katıl bize !


 

14 Ocak 2011 Cuma

Her nerdeysen

O kadar mutlu oldum ki...Bak aklıma ne geldi! Ben varım,buradayım.Ve sen varsın,her nerdeysen.Aramızda bir bağ yok mu dersin? Tanrıyı düşün mesela. Seni biliyor.Beni biliyor. Ve şu anda  ikimizle de.Sana bir mesaj ulaştırmamı ister misin? Çünkü o şu anda bizi dinliyor.İkimizi de.İkimizle de konuşuyor,aynı anda.Mucize gibi,değil mi? Öylesine coşkuyla kahkaha atıyorum ki ben şu anda;duymaman imkansız.Belki şimdi değil,belki de şimdi.İnanmayacak ne var ki sonuçta? Bak üçümüzüz işte,şu anda bile ve bak Tanrı söz veriyor bize...

O

Geceyi ayrı bir severdi çocuk.Çok düşünürdü,ama en çok da geceleri.Hem de hiçbirşeyi atlamazdı o zaman,gündüzleri yaptığı gibi.O gün yaptığı şeyleri düşünürdü,tekrar tekrar başa sarardı aklında gününü.Baştan sona... Baştan sona... Hiçbirşeyi atlamamak için... Ve bunu her yaptığında, o , koşarak çıkardı aklında saklandığı yerden. Sonra bırakırdı yaptıklarını düşünmeyi çocuk. Yapamadıkları ağır basardı artık düşüncelerinde . O'ndan nefret etmek isterdi,nerden de gelmişti ki? Yine aynısını yapmıştı ,yine gelmişti işte bir yerlerden.
Kendini zorladı,bugünü düşündü tekrar. Sonra içi sızladı,o yoktu işte, bugün de yoktu.

9 Ocak 2011 Pazar

Boşluk Duygusu

   Şu boşluk duygusunun bana hissettirdikleri ne garip. Çok mutlu oluyorum bazen birşeye,ve sonra o boşluk duygusu gelip içime oturuyor. Mutluluğumdan birşey götürmüyor,ama onu bastırmaya çalışıyor. Belki de bana bu kadar mutlu olmayı yakıştıramıyor.
''Yapman gerekenleri yaptın mı da bu kadar mutlusun sen çocuk?''
   Arkadaşlarımlayım.Gülüp eğleniyoruz.O hep orada.Beni bekliyor,zayıf bir anımı.Ama beni asla üzemiyor,amacı da bu değil zaten.Yapmam gerekenleri hatırlatıyor bana,bu yüzden mutlu bile ediyor beni diyebilirim.Ama bazen de bir bıkkınlık veriyor.Yapmam gerekeni yapabileceğimden şüphe duymama neden oluyor.İşte o zamanlar sevmiyorum onu.Bıkıyorum herşeyden,isyan ediyorum.
Sonra daha sıkı çalışmaya başlıyorum
Bu duygu beni içten içe tehdit ederek beni motive ediyor.
Aslında düşündüm de... Onu çok seviyorum !